|
Hüseyin Keleş |
|
Hüseyin
bey kendinizi biraz tanıtırmısınız?
1972
Artvin-Yusufeli ilcesi doğumluyum.
İlkokulu daha sonra imamhatip lisesini
bu ilçede bitirdim. 1992 yılında girmiş
olduğum üniversite sınavında Karadeniz
Teknik Üniversitesi Fatih Egitim
Fakültesi edebiyat ögretmenliği bölümünü
kazandım. 2 yıl burada okuduktan sonra
ticarete olan ilgimden
dolayı kendi isteğimle üniversiteden
çıkış aldım. 1993 yılında Manisa
kırkagaçta askeri acemi birliğimi, daha
sonra İstanbul Halkalı komando taburunda
askerliğimi komando olarak yaptım.
Almanyaya gelene dek 2 yıl fırıncılık, 2
yıl gıda toptancılığı ve 1995-2000 arası
kuyumculukla ugraştım. Ticaretin
yanısıra ilçemde esnaf sanatkarlar
derneğinde, Rafting dağcılık kulübünde,
bir dönem belediye meclis üyeliginde
görev yaptım. 2000 yılında da
Ingolstadt’a geldim. 9 yıllık evliliğim
var. Seyma(8), Tuba (6) ve Beyza (5)
isimli
üç kızım var.
Peki
Hüseyin Bey Almanya da neden ticareti
tercih ettiniz?
Tabiki ticaretin içerisinde büyüyen
birisi ticaretten başka birşey
düşünemez.
Nihayetinde üniversiteyi de ticarete
ilgimden dolayı terkettim. Bu siyasette
de böyledir. Siyasete bulaşan birisi de
ömrünü siyasetle geçirir.
Almanyada ticareti nasıl buldunuz?
Tabiki insanın kendi ülkesi dışında
farklı bir ülkede ticaretle ugraşması
güzel bir duygu. Zorlukları oldugu kadar
güzelliklerini de yaşıyoruz. Bugün
Almanyada yaşayan bizler çok şanslıyız.
Ülkemizde yaşamasak da ülkemizi burada
yaşıyoruz. Çünkü hersey artık
ayağımıza geliyor. Ayrıca bizim
işyerlerimiz aynı zamanda bir buluşma
noktası. Uzun zaman birbirini göremeyen
insanlarımız alışveriş yaparken
marketimizde buluşmuş oluyorlar. Buda
bizleri mutlu ediyor.
Ticarette önem verdiginiz şeyler
nelerdir?
Ben ticarete hizmet
anlayışıyla bakıyorum. Sonuçta insanlara
bir hizmet sunuyoruz. Öyle bir hizmet
ki, düzenlive dürüst çalıştığında müşteriler
tarafından
ödüllendiriliyorsun. Esnaf kendini
müşteri yerine koyup olaylara öyle
bakmalı.
Yani ben bir müşteri olduğum
zaman bir işyerinde neler ararım.
Öncelikle
güleryüzlü olmalıyız. Bir söz vardır
„Güleryüzlü olamayan esnaf olamaz“.
Müşterinin istediği malları
bulundurmalıyız,
müşterinin cebine hitap edecek
fiyatlar yapmalıyız, tabiki bunu
kaliteyi
düşürerek degil. Yaklaşık 1,5 yıl oldu, bu zaman
içerisinde neler yaptınız?
Market dedigin zaman içerisinde etin,
sebzenin, kurugıdanın ve ekmek
mamüllerinin olması gerekiyor. Müşteri
geldigi zaman haklı olarak herşeyi
birarada görmek istiyor. Biz de burdan
yola çıkarak çevremizin tanıdığı Adnan
Artekin abimizi yanımıza alarak et
bölümüne ağırlık verdik. Sebze satış
yerini insanların rahat alışveriş
yapacak
şekile soktuk. Ekmek bölümünde
ekmek ve tatlı mamüllerini satabilecek
güzel bir tezgah yaptırdık. Kuru gıdada
çeşitlerimizi çoğalttık. Kasa
sistemimizi
yeniledik. Hizmetin daha iyi olması
düşüncesiyle eleman sayımızı artırdık.
Yakın bir zamanda da Hasan Türker
kardeşimizin marketinde kurulacak
fırında hem burada hem de bizim
marketimizde
günboyu müşterilerimize
sıcak ekmek mamülleri hizmete
geçecektir.
Peki müşterilerinizden talepleriniz var
mı?
Öncelikle bizimle ilgili olumsuz bir şey
gördükleri zaman bizleri lütfen
uyarsınlar.
Onların şikayetleri bizleri
müşterilerimize
daha layık yapacaktır. Ayrıca marketin
önündeki park yerine gelmeden
bir önceki alanda bize ayit 7 park
yerimiz
vardır. Burayı da kullansalar daha
rahat edeceklerini umuyorum. Ben burdan
tüm müşterilerime sağlık, başarı ve
mutluluklar diliyorum.
|